Hukukun üstünlüğü, insan hakları ve demokrasi alanında yaşanan olumsuz gelişmeler nedeniyle tam üyesi olduğu Avrupa Konseyi (AK) ile ilişkileri son dönemde ciddi düzeyde gergin olan Türkiye artık ‘büyük donör’ (grand payeur) değil. Ankara’nın talebi doğrultusunda gerçekleşen statü değişikliğinin ardından Türkçe’nin AK’nin çalışma dili olmaktan çıkarılması gündemde.
Türkiye ile AK arasındaki ilişkiler 15 Temmuz darbe girişimi sonrasına çok gerildi. AK ve bağlı birimlerinden gelen sert eleştiriler Ankara’da ciddi rahatsızlık yarattı. Nisan 2017’de AKPM’nin “demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğü alanlarında AK üyeliğinden kaynaklanan yükümlülükler yerine getirilmediği” gerekçesiyle Türkiye’yi 2004’te çıkardığı siyasi denetim sürecine tekrar dahil etmesi ilişkilerde büyük yaraya neden oldu. Bardağı taşıran ise AKPM’nin insan haklarının savunulması alanında 2013’ten bu yana verilen Vaclav Havel Ödülü’nü, darbe girişimi sonrasında kapatılan Yargıçlar ve Savcılar Birliği’nin tutuklu eski Başkanı Murat Arslan’a vermesi oldu.
Kaynak:
www.hurriyet.com.tr/avrupa-konseyinde-ankara-parayi-kesti-turkce-tehlikede-40712273