Kapatılan YARSAV başkanı tutuklu Murat ARSLAN’ın duruşmalarını izleyen Alman Yargıç Ingrid HEINLEIN röportajı Alman Bild gazetesinde 7 Ocak 2019 günü yayınlandı.
Haber ve röportajın Free Judges ekibi tarafından yapılan Türkçe’ye tercümesi aşağıdadır:
“Bu Yargıç Bizim Erdoğan İmparatorluğundaki Gözümüz.
Türkiye’deki tek Alman duruşma gözlemcisi: Hakim Ingrid Heinlein (73). Ankara misyonunun masrafları Avrupa Hakimler Derneği “MEDEL” tarafından karşılanacak.
Haber: METIN GÜLMEN
07.01.2019 – 07:12
Düsseldorf / Ankara – Hakim Ingrid Heinlein (73) Düsseldorf, Krefeld, Essen ve Bochum’da yargıç olarak görev yaptı ve en son NRW Eyalet Şansölyesi’nde Avrupa medya hakları politikasında uzman olarak çalıştı. Şimdi ise Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı (64) ve yargıçlarını Ankara’da izliyor!
Hakim Ingrid Heinlein, Türkiye Anayasa Mahkemesi eski raportörü Murat Arslan (44) aleyhine açılan davayı Avrupa Hakimler Derneği “MEDEL” ve Alman “Yeni Adli Birlik” (NRV) adına duruşma gözlemcisi sıfatı ile izlemektedir. Heinlein: “Her şeyden önce, Avrupa hükümetlerine rapor veriyoruz, kamuoyunu bilgilendiriyoruz.” Ayrıca bu raporları Strasbourg’daki Avrupa Konseyi de alıyor. Şimdiye kadar Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) AB üyeliği adayı Türkiye ile ilgili birçok şikayette bulunuldu.
Ortamın böylesine kararsız olduğu bir durumda yurtdışında süreç gözlemcisi nasıl oluyorsunuz?
Bu alanda ihtiyaç duyulan en temel özellik, hukuk alanında tam bir tecrübe birikimine sahip olmanızdır. Bu gerekliliği yerine getiren kimse hakimler birliği tarafından davet edilir.
Hakim Ingrid Heinlein’in bu konudaki avantajı, eski hakim Murat Arslan’ı duruşma gözlemcisi sıfatı almasından öncede mesleki çalışmalarından dolayı tanımış olması. “Onunla mahkemece duruşmaya ara verildiğinde hemen yan odaya getirildiği için kısaca görüşebilirim ve eski bir yargıç olarak mesleki tecrübemin bana verdiği yetkinlik ile onun psikolojik durumuna ilişkin bir değerlendirme yapabilirim.”
Duruşma gözlemcisi sıfatı ile verilen bu görevin maliyetleri MEDEL tarafından karşılanmaktadır. Duruşmalara katılımı pasaport ibrazı sureti ile gerçekleşmektedir. Bu durum duruşmaya katılımın reddi şeklinde bir potansiyel riski beraberinde getirmektedir. Heinlein, “ancak şu ana dek her şey sorunsuz devam etti ve bunun değişmeyeceğini umuyoruz” diyor.
Heinlein devam eden ve yedinci oturumu gerçekleşen duruşmanın beş celsesine katıldı. Şu ana kadar ki duruşmalara dair gözleminden çıkan sonuç, devam eden yargılamanın seyrinin endişe verici şeklinde olduğu. Savunma avukatının aktarımına göre, “savunma olarak suçlamalar konusunda kapsamlı şekilde açıklama yapma hakkımız bulunmaktadır. Uluslararası gözlemcilerin katılmadığı duruşmalarda mahkemenin yargılama biçimi daha farklı şekilde seyretmektedir. Ayrıca yargılamada tanık olarak dinlenilen kişinin ismi açıklanmamış ve bu tanığın dinlenmesi görevlendirilen bir yargıç tarafından ayrı bir oturumda gerçekleştirilmiştir. Bu şekilde savunmanın isimsiz tanığın dinlendiği oturuma katılımına imkan verilmediği için bu tanığı sorgulaması da mümkün olmamıştır.”
Bayan Heinlein gözlemci olarak elde ettiği sonuca ilişkin bir dosya hazırlayacak. Kuşkusuz dosya hakkındaki kararda gizli tanık hususu da değerlendirilecek. Ancak dosyada varılan kararın Erdoğan hükümetini etkilemesi beklenmiyor. Heinlein: “Bu bir yandan sinir bozucu olabilir. Öte yandan, Ankara’daki Avrupa baskısının yüksek kalması ve Türk adli sisteminin gelişimini izlemeye devam etmemiz bizim için önemlidir. Bu arada Heinlein, Arslan’ın beraat edeceğine inanmıyor ve “bunun bir örnek olacağından korkuyorum” diyor.
Murat Arslan’ın yargılandığı davanın konusu ise:
Murat Arslan yargılandığı dosyada, 2016 yılında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a karşı gerçekleştirilen başarısız darbe girişiminin sorumlusu olarak gösterilen Fethullah Gülen’in (77) takipçisi olmakla suçlanıyor.
Anayasa Mahkemesi eski raportörü Murat Arslan halen yüksek güvenlikli bir cezaevinde tutuklu olarak bulunmaktadır. Hakkında terör örgütüne üye olmak suçlaması yöneltilen Arslan’ın en az 6 yıl hapis cezası ile cezalandırılması talep edilmiştir. İnsan Hakları Ödülü sahibi Arslan’ın bir sonraki duruşması 18 Ocak’ta. Arslan daha önce Erdoğan’ı “otoriter” ve “totaliter” olarak nitelendirdiği bir mektubundan dolayı da –Türkiye’de bu eylemin cezası 2 yıldan fazla hapis cezası- yargılanmakta. Arslan hakkındaki kararın 18 Ocak tarihli duruşmada açıklanması bekleniyor.”
Kaynak:
www.bild.de